Feb 7, 2016

Katma Değer Yaratabilmek

Hayatına değer katamayan insan sizce iş yaşantısında değer katabilir mi, eğer satıcıysa değer satabilir mi?

Son 12 yıldır çok uluslu şirketlerde satış ve pazarlama departmanlarında farklı görevler yaptım. Çalıştığım şirketler veya iş kolları küresel rekabet platformunda genelde ya birinci ya da ikinci sırada yer alıyorlardı. Ürünlerimiz tamamen B2B ürünler olduğundan ve sektör olarak servis taleplerinin yüksekliğinden işçilik ve servis giderlerimizin maaliyeti satışımızın ciddi bir kısmını absorbe ediyordu. Üstüne üstlük en iyi profildeki insan kaynağını kullanma isteğimiz servis giderlerinin yanısıra insan kaynağına da ciddi yatırım yapmamızı ve bu insan kaynağını sürekli geliştirmemiz için üstüne sürekli yatırıma devam etmemizi gerektiriyordu. Çok uluslu şirketlerde bir de merkezi operasyonlardan gelen giderleri koyduğunuzda katma değerli iş yapmadığınız durumlarda işin sürdürülebilmesi nerede ise imkansızdır. İnsan bu ortamda sürekli kalabilmek adına zamanının büyük bir kısmını müşteride karşılanamayan talepleri belirlemek, bu talebi en iyi şekilde iç organizasyona aktarmak, gerekli iç kaynağı projeye kaydırarak rakiplerinden önce talebi karşılamaya konsantre oluyor, bazen sektörün veya ürünlerin platoya ulaşması sebebiyle ürün kısmında olmasa da servis kısmında öne çıkarak katma değer yaratmaya çalışıyor.

Bunu neden anlatıyorsun kardeşim zaten bunları biliyoruz diyeniniz olabilir, ancak gerçek o kadar basit değil malesef.. Türkiye'de hala birçok şirket üretim maliyetlerinin üstüne kendine göre belirlediği bir kar marjı koyarak fiyat belirlemeye devam ediyor, sonunda küresel rekabet ortamında sadece fiyat rekabeti ile yaşayamayacağını anladığında ve hala belirli bir kapitali varsa katma değer yaratmak için kendini organize ederken bir çok şirketimizde rekabet edemediğinden piyasadan silinip yok oluyor.

Şimdi ilk soruya geri dönüyorum, hayatı boyunca kendisi için değer yaratamayan bir insan sizce şirketi için bunu yapabilir mi, işin özü bu soruda gizli !

Kaynakları Doğru Yönetmek

Ekibim ile bir araya geldiğim her toplantıda sürekli altını çizdiğim tek bir konu var, ne biz ne de rakiplerimiz sonsuz kaynaklara sahip değiller. Dolayısı ile mevcut kaynaklarını en sağlıklı kullanan, hedefe giden yolda önceliklendirmelerini en doğru şekilde belirleyip kaynaklarını bu önceliklendirmelere göre sevk edenin kazandığı çetin bir rekabet dünyasındayız. 

Sizin için kazanmanın tanımı bulunduğunuz sektör ve pazar payınıza göre değişiklik sergileyebilir. Kimimiz için kazanmak satış cirosunu agresif şekilde büyütmek, kimisi için mevcut pazar payını korumak, kimileri için karlılığını artırmak olacaktır ama işin özünde doğru önceliklendirme ve kaynakları doğru kullanma sabittir.

Oct 28, 2014

Çember

ya dışındasındır çemberin
ya da içinde yer alacaksın
kendin içindeyken, kafan dışındaysa....

6,5 yili askin surede aciyi, tatliyi, ickiyi, mangali bazen sessizligi paylastigim Isvicre'deki guzel insanlara, buyuk dostlara ithafen..!




Zorlama

Hayatin bana en büyük ögretisini bugün kesif ettim;

" Sen birseyleri olmasi icin ne kadar zorlarsan, evren sana ayni etkide zit tepki gösteriyor "

aslinda akisina birakip o kadar anda mutlu olan insan var ki, nedense bazilarimiz birseyleri omuzlamis misyoner ruhu ile debelenip duruyor.. Hayat o kadar kolay ki, zor olan hayati basit yasamak.

Cevrenin dümen suyuna kapilmis, akinti ile cikmaza hiz almak niye?


28.10.2014, Thalwil

Feb 4, 2012

Gormezden gelmek

Gecen gunlerde dogdugum sehrin sokaklarinda yururken birseyi fark ettim... Insanlar olaylari, sartlari, cirkinligi, pisligi, duzensizligi gormezden gelmeye baslamis.
Markalar, arabalar, kiyafetler tek kaygimiz olmus, hatiralarimizi guzelligi bir ayakkabi gibi tuketmisiz, eskitmisiz ve icinde yasadigimiz icin gormezden gelmisiz!

Experiences

Insanoglu tuhaf bir mahlukat, kimi hep pozitif deneyimlerini hatirlar kimi sadece negatifleri.. icinde yasadigimiz cografya, kultur ve yetistirilme tarzimizin bunda buyuk etkisi oldugunu dusunuyorum. Ozellikle son bir kac senedir yurt disinda yasadigimdan farkli tabiyetlerdeki insanlarin olaylara ve durumlara verdigi tepkileri tartmaya ve anlamaya calisiyorum... Gozlemleme kabiliyetim guclu oldugundan  hayat yarisinda fark yaratabildigim cok an olmustur, bugun hic tanimadigim bir insan ile 3-5 dk konusma sonrasinda hangi ulkeden oldugunu anlama oranim %80'nin uzerinde bir noktaya gelmis bulunmakta. Aksani ve konusmasindan cok verdigi tepkiler ve sorularima yaklasim tarzi, olaylara yaklasimlarini gozlemleyerek nerde dogduklari uzerinde tahminlerde  bulabiliyorum.

Turklere haiz bazi ozelliklerimiz var bunlari baska bir yazimda detaylandirmak istiyorum, bazen bu bize ait ozellikler bizim icin hayat ve is yasaminda dezavantaj gibi gozuksede cok basit bir empati ile dezevantajlarimizi pozitif gucumuz kilmak tamamen elimizde... Yapmaniz gereken en basit sey icinde bulundugunuz hal ve durumu iyi etud etmek, bulundugunuz ortamdaki insanlarin nasil tepki verebilecegini dusunmek ve bunu kendi benliginizde sentezleyerek bir tepkiye donusturmek...

Butun mesele bu !


Jul 2, 2011

Uzun zamandir ilham yoktu..

Baya ara vermis oldum yazmaya, sikici bir kisti..yavas yavas uzerimden atmaya calisiyorum kasveti! Bu sabah Torben ile Zurih golunde baliga gittik oltamiza takilan pek birsey olmadi ama hava ve gol huzur vericiydi. On the go blog yazmanin guzelligi ani yakalayip paylasmakta sanirsam bir iki kare ekledim takip edenlere..